-31 Mart Yerel Seçimleri Ülkemiz adına Bekâ meselesiydi, peki bu mesele seçmene ne kadar aksettirildi?

Seçimler Ülkeler adına önemlidir, demokrasi şölenidir. Hatta Ülkeler adına Bekâ meselesi bile olabilir. Muhakkak ki Anadolu insanı olarak dünyanın geçiş noktasında olduğumuzu, Osmanlı gibi koca bir Cihan İmparatorluğunun varisi olduğumuzu düşünürsek-ki öyleyiz- “Bekâ” kelimesinin önemi ülkemiz adına bir hayli artıyor.

Buna mütekabil İnsanlara ülkemiz Bekâ savaşı veriyor derseniz, sağlam argümanlarla halkı ikna edebilmeniz gerekir.

**

31 Mart 2019 seçimleri, bazı kişiler için hiç olmadığı kadar ahlaksızca, bel altı sözlerin edildiği, konuşmaların kırpılıp anlatılmak istenenden daha farklı şekilde ulusal medyaya servisi gibi namertliğin yapıldığı, ağır küfürlü videolarla rakibine edepsizce saldırıldığı, “Milli Görüş” olarak kendini tanımlayan Saadet Partisi’nin PKK uzantısı olarak alenen bilinen HDP ile ittifaka gitmesi gibi örnekleri çoğaltmak mümkündür. Bu gibi siyasi ahlaktan yoksun tutumlar tarihe yazılmış oldu.

**

Ş.Urfa özelinde Seçimin kazananı  

Urfa siyasetinde vakur duruşu, Ferasetiyle Urfa’ya yediden yetmişe kazandırmış olduğu kültür, Basiretiyle bölge insanının sevgisini, hoşgörüsünü kazanmış; Siyasetin kırmak, dökmek, ötekileştirmek ve en önemlisi “elinde olan imkanı çıkarı için kullanmak” anlayışını yıkan  5 Dönem Şanlıurfa Milletvekilliği, TBMM başkanvekilliği, Devlet Bakanlığı yapmış Rahmetli E. Cenap Gülpınar’ın oğlu Kasım Gülpınar “Benim Babamdan öğrendiğim en önemli şey dürüstlük” cümlesinde gizlenmiş olan derin manayı siz değerli Urfa halkının takdirine bırakıyorum.

Bu düsturda Hiç kuşkusuz Şanlıurfa’da 31 Mart Yerel Seçimlerinin kazananı AB Uyum Komisyonu Başkanı ve Şanlıurfa Milletvekili Kasım Gülpınar'dır.

Şüphesiz Gülpınar taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanmış Urfa’ya sayısız hizmetleriyle ön plana çıkmış, Urfa adına önemli bir siyaset adamıdır. 

Bilhassa Partinizde Kasım Gülpınar gibi bir vekil bulunuyorsa seçime 1-0 galip başlıyorsunuz demektir. 

Nitekim daha ilk seçildiği 2011’den bu yana her seçimde farkını ortaya koyan, halkın sevgisini ve teveccühünü kazanan insanlara ender rastlarsınız.

Buna Mütekabil Ak Partinin Urfa’daki başarısında Gülpınar’ın rolü tartışılamaz.

İnsanların, Ak Parti’nin Gülpınar gibi on vekili olsa İstanbul da elden gitmezdi Ankara da ; sözü boşa söylenmiş alelade bir söz değildir..!

**

Emaneti ehil olana vermek

Urfa halkı, her daim yaptığı gibi yine emaneti ehil olana verdi.

Ondan da önemlisi Urfa ülkemizin Bekâ sorunu gördü, ona göre tercihini BEKA’dan yana yaptı.

Evet, Gülpınar; her sorumluluk sahibinin bilmesi gereken ama hayatımızın merkezine oturtamadığımız, önemini ve ehemmiyetini kavrayamadığımız bir ayeti bir anda ülke gündemine getiriverdi.

Söylenmek istenen ve verilmek istenen mesaj samimiceydi aslında ama aklı ve vicdanı dünyevileşen bazı çevreler ve Kişiler bunu algılayamadı.

“Sen doğru yolda ol da, varsın sanan eğri sansın: sen kendini bildiğin sürece, doğru insansın” der Yunus Emre.

Evet, doğru olan da çıktı ortaya ve “EMANETİ EHLİNE VER ” düsturu siyasi slogan haline geldi, ülkemizde.

**

Meydanlarda liderlerin kullandığı “üslup” ağırdı

Liderler Bekâ’yı halka anlatırken adaleti, hak ve hukuku, başkasının şahsına saldırmadan anlatabilmeliydi.

Çünki seçimden önce olduğu gibi seçimden sonra da A partili bakkalın B partili manava komşu olduğu unutulmamalıydı.

**

Gençlerimiz, siyasi liderleri kendilerine örnek alırlar.

Yapmayın diyesi geliyor insanın; ama duyarlar mı bilinmez.

**

Bu topraklarda var olan ve İslami hamurla yoğrulmuş edep ve ahlak düsturları seçimlerden önce olduğu gibi, seçim sürecinde de düstur edilmelidir.

En önemlisi gençler İslam’ın sancaktarı Mus’ab’ı, Derviş Yunus’u örnek almalı.

Urfa’da taraflı tarafsız, seveni sevmeyenin de takdir ettiği, saygı duyduğu Cenap Gülpınar’ları Kasım Gülpınar’ları örnek almalı gençler.