(1 dirhem 3.2 gram gümüş para yani 5 tl)
Haksızı da affedenler, dünya ve ahirette saadete kavuşurlar.
Kendisini içkiden kurtaramayan bir müslüman, kölesine dört dirhem verir. İçki almasını söyler. köle giderken Mansur bin Ammar isimli bir zatın, bir fakire yardım topladığını görür. Mansur,Bu fakire 4 dirhem verene 4 dua ederim der. köle, fakire 4 dirhemi verir. Mansur der ki:
– Hangi duayı etmemi istersin?
– köle kurtulmak istiyorum.
– İkinci isteğini söyle!
– Fakire verdiğim dört dirhem benim değildi. Benden bunu isterler. Dört dirhem isterim.
– Üçüncü isteğin nedir?
– Efendimin tevbe edip içkiyi bırakmasını istiyorum.
– Dördüncü arzun nedir?
– Allahü teâlânın beni, efendimi, seni, kavmimizi affetmesini istiyorum.
Mansur bin Ammar, hepsi için gerekli duayı yapar. köle evine gidince, efendisi, geç kalmasının sebebini sorar. köle durumu anlatır. Efendisi sorar:
– Sen neler istedin?
– Kölelikten kurtulmayı istedim.
– Peki seni azat ettim. Başka ne istedin?
– Dört dirhem istedim.
– Al şu dört dirhemi. Başka ne istedin?
– Tevbe edip içkiyi bırakmanı istedim.
– Tevbe ettim. Başka ne istedin?
– Allahü teâlânın hepimizi affetmesini istedim.
Efendisi duraklar, (İşte bu benim elimde değildir) der. O gece rüyasında,
-Sen elinde olanı yaptın da, biz elimizde olanı yapmaz mıyız? Seni de, köleni de, Mansuru da ve orada bulunan hepinizi affettik denir.